24 Ocak 2017 Salı

Bizans mı, Doğu Roma mı?.20

Romalılar hiçbir zaman kendilerini “Doğu Roma” ya da “Batı Roma” şeklinde isimlendirmediler. Sadece Roma İmparatorluğu; 395 tarihinde doğusu ve batısı olmak üzere iki yönetime ayrıldı. Kardeşlerden birisi Batı’yı yönetti, diğeri ise Doğu’yu yönetti. Doğu’yu yöneten kişi Konstantinopolis’de bulunurken, diğeri ise Milano, Ravenna ve Roma gibi kentlerde ikamet etti. “Bizans” tabiri ise 16. yüzyıl’da modern tarihçilerin Antik Yunan efsanelerinde adı geçen Kral Byzas’a dayanarak uydurduğu bir tabirdir. Efsanevi Kral Byzas’ın kurduğu kent ise bugünkü Topkapı Sarayı ve hipodromun olduğu alan kadardır. Yani “Doğu Roma” tabiri, daha doğru bir tabirdir.
Roma İmparatoru 1. Konstantin’in 13 Mayıs 330 tarihinde kurduğu kent olan Nova Roma (Yeni Roma) bizzat onun tarafından başkent ilan edildi ve senato başta olmak üzere tüm kurumlar buraya taşındı. Yani bahsedilen bu kısa dönemde bütün imparatorluk İstanbul’dan yönetildi. 1. Konstantin’in ölümünden bir süre sonra Nova Roma, Konstantinopolis adını aldı.
395 tarihine gelindiğinde 1. Theodosius, ölümünden önce imparatorluğu oğulları olan Honorius ve Arcadius arasında paylaştırdı. En güçlü ve en güvendiği oğlu olan Arcadius’a Doğu’yu (Konstantinopolis), Honorius’a ise Batı’yı (Roma) verdi. Buradan Konstantinopolis’in önemi daha iyi anlıyoruz. Zaten Batı Roma, Doğu Roma’dan yönetim olarak daha alttaydı. Hakları aynıydı fakat Batı Roma’yı yönetecek olan imparator, Konstantinopolis’de oturan imparatordan icazet almak zorundaydı. Yani Batı’da tahta geçebilmeniz için Doğu’nun onayını almanız gerekiyordu. Kısaca Konstantinopolis, imparatorluğun otoritesini ve gücünü temsil ediyordu.
475’de Roma İmparatorluğu’nun batısı yıkıldı, doğusu ise ayakta kaldı. Doğu’yu yöneten hükümdarlar her zaman “Roma İmparatoru” ünvanını kullandılar. Meclisleri de aynı Roma Senatosu’ydu. Kısaca aynı Roma İmparatorluğu, sadece batısı olmadan aynı şekilde ayakta kalmaya devam etti. Ta ki 1453’de Fatih Sultan Mehmed, İstanbul’u fethedip Roma İmparatorluğu’na tamamen son verene kadar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder